YENİ DÜNYADA MARKALAŞMAK
1K 5N sorularla profesyonel marka yaratmanın aşamalarını öğreniyoruz.
Marka hayatımızın her alanında tercihlerimizi etkileyen bir faktör olmuştur. Doğduğumuz anda annemizin kullanacağı bezi seçmesinden başlayarak ilk giysilerimiz, ilk çikolatamız, ilk fastfood yiyeceğimiz veya ilk parfümümüzü seçerken marka tercih sebeblerini etkilemiştir.
Marka-Marka.org sitesi ile yaptığımız röportaj sizi köpekbalıklarıyla dolu bu havuzda markanızı 5N sorularıyla korumanın yolunu açıklayacak.
Marka-Marka.org
sitesini hazırlayan kişi kim; bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Reyhan Açıkelli. Ankara Ünv. İşletmecilik ve Anadolu Ünv.
Çalışma Ekonomisi Mezunuyum. Uzun Yıllar çeşitli firmalarda Marka ve Markalaşma Üzerine görevler aldım.
Marka-Marka.org sitesinin kurulma amacıda Türkiye’de marka olma,markalaşma
haberlerini paylaşmak, Markalaşma bilincinin yaygınlaşmasına bir nebze’de olsa
katkı da bulunabilmektir.
Sözlük anlamıyla
marka bir ticari malı, herhangi bir nesneyi
tanıtmaya, benzerinden ayırmaya yarayan özel ad veya işaret olarak
tanımlanmaktadır. Peki sizce marka
nedir?
Öncelikle marka ne değildir onu belirtmek gerek sanırım. Marka, isim bilinirliği yaratma, ya da tescil ettirmek(halk
arasında patent almak) değildir.
Markalar dünyadaki tüm kültürlerde, sadece iş dünyasında
değil, sıradan insanların günlük kararları alabilmesinde ya da büyük
şirketlerin, siyasetçilerin ve hatta devletlerin önemli kararlarını
alabilmesinde, bilinçli yada bilinçsiz etkendir. Düşünsenize markalar olmasa
dünya ne kadar karmaşık olurdu. Bu kadar çok ürün ve hizmetin olduğu dünyada
neyi seçeceğimize nasıl karar verirdik?
İşte Bu noktada Markalar devreye giriyor. Markalar seçim
yapmamızı kolaylaştırır. Karmaşayı azaltır. Örneğin; “Coco Cola” içtiğimizde
mutlu olacağımıza, “İntel” işlemcili bilgisayarın hızlı olacağına, “Acun”
yaptığı programlarla eğleneceğimize, “Turkcell” ise kesintisiz iletişim
sağlayacağımıza güvenmemizi sağlıyor. Böylece diğerleri arasında farklı
oldukları için onları tercih ediyor ve karmaşa yaşamıyoruz.
Yani tekrar markanın ne olmadığına gelirsek, Markalar çok
para harcanarak yaratılmış, reklamı yapılmış cafcaflı isimler ve logolar da
değildir. Markalar Kişiselleştirir, fark yaratır. Risk ve karmaşayı azaltır.
Marka inançtır. Hayatımıza, farkında olmasak da yön verir.
Sunduğunuz ister ürün olsun, ister hizmet; fayda yaratır, değer oluşturur.
Kısacası markalar güven ve değer yaratmada Dört Dörtlük
Unsurdur.
Eskiden marka
işletmelerin ayırt edilmesinde bir faktörken günümüzde kişiler ticari faaliyet ve amaçları olsun olmasın
şahıs olarak marka olmaya çalışıyor. Özellikle popüler dünya ve sosyal medya da
adını markaya dönüştüren insanlar var. Sizce marka geçmişten günümüze nasıl bir
değişim geçirdi?
Bu konuda Türkiye’de markalaşma konusunda önemli çalışmalar
yapmış olan Güven Borça’nın çok güzel bir makalesi var. Markaların logolardan
isimlerden sembollerden uzaklaştığını anlatıyor yazısında. Bu konuda benzer
düşüncelere sahibim. Sosyal Medya Markayı yaşayan bir organizmaya çevirdi. Artık markalar tek reklam, tek sosyal mesaj,
tek haberle günü kurtaramıyorlar. Sosyal medya sayesinde müşterileri ile
sürekli etkileşim içinde olmak zorundalar. Sürekli kendilerini yenilemek hatırlatmak
zorundalar. Markaların yaşayan
organizmaya dönüşmesiyle de Özellikle
sosyal sorumluluk projeleri güven ve
bağlılık duyguların oluşmasında daha da önem kazanmaya başladı.
Bir marka yaratmaya
karar verdik, örneğin internetten (site adı, sosyal medya hesapları vs.) isim hakkınıda aldık fakat neden tescil ettirmeliyiz?
Marka önemli bir varlıktır. Güçlü bir pazarlama aracıdır. Daha
önceki sorularda belirttiğimiz gibi marka ürün yada hizmetinizin ya
şirketinizin yaşayan organizmasıdır. Sizi tüketicinize karşı temsil eder. Ve en
önemlisi Tescil Haksız rekabeti
önlemenin Tek yoludur. İyi Bir marka çok taklid edilir. Ve tescil Taklidi
önler. Ticaret Ünvanlarınız Marka olarak tescil edilmedikçe koruma
sağlamaz. Marka tescili sahibine, ilgili markanın
tescil kapsamındaki mal ve hizmetler için marka sahibinin izni dışındaki her
türlü kullanımını engelleme hakkı verir. Marka sahibi markayı bizzat kendi
kullanabileceği gibi başkalarına da marka kullanım izinleri verebilir. Markanın
marka sahibinin izni dışında kullanımına karşı 556 Sayılı KHK'de önemli
yaptırımlar getirilmiştir.
Ve bu nedenle teşcil süreci
marka isminin belirlenme aşamasında
devreye girmelidir, Daha sonrasında site adı, sosyal medya hesapları
vb..devreye girmelidir.
Marka oluşturma
sürecinde tescil işlemine ne zaman başvurulmalıdır?
Markalaşmaya karar verildiği an marka ismi belirlenme
aşamasında tescil sürecine girilmeli ve ismin tescil edilebilirlik kriterlerine
göre araştırmasının yapılması gerekir.
Marka adının nerede
alındığı önemli mi? Türkiye’de tescillenen bir marka isminin Avrupa’da
geçerliliği var mı?
Marka Tescili Başvuru Yapıldığı Ülke Sınırları içinde Koruma
Sağlar. Ancak istenirse Markalar Yurdışında da, O Ülkelere Başvuru Yapılarak
tescil edilebilirler. Markalaşmaya gidecek olan firmalar hedefledikleri pazara
göre marka araştırmasını yapmalılar.
eğer sadece Türkiye sınırları içerisinde faaliyet göstermeyi
planlıyorlarsa tabi ki markalarını yurtdışında araştırmaya ya da tescil etmeye
ihtiyaçları yok. Bununla beraber eğer yurtdışında da faaliyet göstermeyi
düşünüyorlarsa kesinlikle o ülkeler içinde araştırma ve tescil sürecine
girmeliler.
Röportaj için Reyhan
Açıkelli’ye teşekkür ederiz.
Daha detaylı bilgi
edinmek ve yardım almak isterseniz bigi@tr-network.com
adresinden başvurabilirsiniz.
Keyfiniz kaçsın
istemiyorsanız markanızı kontrol edin .
MEdya Cezve'nin Başarılarının devamını diliyor ve diğer röportajları sabırsızlıkla bekliyorum.
YanıtlayınSil